TMK 356. Madde- Çocuk Mallarının Kısmen Sarfı
“Madde 356- Olağan ihtiyaçlar gerektirdiği ölçüde sermaye biçiminde ödemeler,
tazminatlar ve benzeri edimler çocuğun bakımı için kısmen kullanılabilir.
Çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitimi için zorunluluk varsa hâkim, ana ve babaya
belirlediği miktarlarda çocuğun diğer mallarına da başvurma yetkisini tanıyabilir.”
Giriş
Türk Medeni Kanunu (TMK) 356. maddesi, çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitimi ile ilgili giderlerin hangi durumlarda çocuğun malvarlığından karşılanabileceğini düzenlemektedir. Bu düzenleme, ebeveynlerin sorumlulukları ile çocuğun mali haklarının dengelenmesini amaçlamaktadır. Aynı zamanda, çocuğun ekonomik kaynaklarının korunması ve gereksiz yere harcanmasının önüne geçilmesi amacıyla bir denetim mekanizması sunmaktadır.
Bu makalede, TMK 356. maddesinin kapsamı, amacı, uygulama alanları ve yargı kararları ile desteklenerek detaylı bir şekilde incelenecektir. Ayrıca, ilgili hukuki mevzuat ve uygulamada ortaya çıkabilecek olası sorunlara da değinilecektir. Bunun yanı sıra, ebeveynlerin yükümlülükleri, çocuğun ekonomik hakları ve bu hakların korunması için alınması gereken tedbirler ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
1. Olağan İhtiyaçlar ve Sermaye Biçimindeki Ödemelerin Kullanımı
TMK 356, çocuğun olağan ihtiyaçlarının gerektirdiği ölçüde, sermaye şeklindeki ödemeler, tazminatlar ve benzeri edimlerin çocuğun bakımı için kısmen kullanılabilmesine izin vermektedir. Burada önemli olan husus, bu harcamaların ancak çocuğun olağan ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılabilmesidir. Çocuğun malvarlığının korunması gerektiği gibi, mevcut ekonomik kaynaklarının yalnızca gerçekten ihtiyaç duyulan alanlarda kullanılması sağlanmalıdır.
Olağan ihtiyaçlar kavramı geniş bir yelpazeye yayılmaktadır ve aşağıdaki unsurları kapsamaktadır:
- Gıda ve Beslenme: Çocuğun sağlıklı gelişimi için dengeli ve düzenli beslenmesini sağlayacak gıdaların temini.
- Barınma: Çocuğun güvenli ve sağlıklı bir ortamda yaşayabilmesi için gerekli konut harcamaları.
- Giyim: Mevsim koşullarına uygun kıyafetler, ayakkabılar ve benzeri gereksinimler.
- Sağlık Giderleri: Hastalık durumunda tedavi masrafları, ilaçlar, rutin doktor kontrolleri ve gerekli tıbbi destek.
- Eğitim Giderleri: Okul harçları, kırtasiye masrafları, özel ders ücretleri ve teknolojik eğitim araçları.
- Sosyal ve Kültürel Gelişim: Spor, sanat, müzik gibi kültürel ve sosyal gelişimi destekleyen aktiviteler.
- Psikolojik Destek: Çocuğun sağlıklı ruhsal gelişimi için psikolojik destek ve terapi hizmetleri.
- Özel Durumlar: Çocuğun engellilik durumu gibi özel ihtiyaçlarının karşılanması için yapılan masraflar.
Bu harcamalar, çocuğun yaşamsal gereksinimlerini karşılamaya yönelik olmalı ve ebeveynler tarafından kişisel harcamalar için istismar edilmemelidir. Aksi takdirde, çocuğun malvarlığının korunması amacıyla mahkemeler ve ilgili kurumlar devreye girmelidir.
2. Hâkimin Yetkisi ve Çocuğun Mallarına Başvurma
Kanunun ilgili maddesi, olağan ihtiyaçların ötesinde bir zorunluluk bulunması halinde, hâkime ana ve babaya belirli miktarlarda çocuğun diğer mallarına da başvurma yetkisi tanıma hakkı vermektedir. Bu yetki, çocuğun menfaatlerinin korunmasını sağlamak amacıyla hâkim tarafından sıkı bir denetime tabi tutulmaktadır.
Hâkimin yetkisi şu durumlarda devreye girer:
- Ana ve babanın mali durumunun yetersiz olması nedeniyle çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılayamaması.
- Çocuğun uzun vadeli eğitim ve gelişim ihtiyaçlarının finansmanı için ek mali kaynak gereksinimi.
- Sağlık sorunlarından dolayı ortaya çıkan olağanüstü masraflar.
- Çocuğun mevcut malvarlığının korunmasını ve en iyi şekilde değerlendirilmesini sağlamak.
- Ebeveynlerin yükümlülüklerini ihmal etmesi halinde çocuğun mağduriyetini önlemek amacıyla ekonomik kaynaklarının kullanılması.
Hâkim, ebeveynlerin keyfi kullanımlarını önlemek ve çocuğun menfaatlerini gözetmek adına titizlikle karar vermek zorundadır. Çocuğun malvarlığına yapılacak müdahalelerin hukuki çerçevede gerçekleşmesi için mahkemelerin denetim mekanizması devreye girmelidir.
3. Yargı Kararları ve Uygulamadaki Yansımalar
Yargıtay kararlarında öne çıkan ilkeler şunlardır:
- Ebeveynler kendi mali yükümlülüklerini yerine getirmeli ve çocuğun malvarlığını kötüye kullanmamalıdır.
- Çocuğun malvarlığı, ebeveynin ekonomik sorunlarını gidermek için kullanılamaz.
- Çocuğun gelecekteki menfaatleri korunmalıdır ve malvarlığı bilinçli bir şekilde değerlendirilmelidir.
- Hâkim, çocuğun malvarlığının kullanımına izin verirken çocuğun gelecekteki eğitim ve sağlık harcamalarını öncelikle dikkate almalıdır.
Örnek bir karar: Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, ebeveynlerin keyfi harcamalarını çocuğun malvarlığından karşılamasını hukuka aykırı bulmuş ve çocuğun gelecekteki eğitimi için malvarlığının korunmasının zorunlu olduğuna hükmetmiştir. Aynı şekilde, ebeveynlerin kişisel borçlarını kapatmak amacıyla çocuğun malvarlığına başvuramayacağı da karar altına alınmıştır.
4. Çocuğun Malvarlığının Korunması İçin Öneriler
Çocuğun malvarlığının korunması ve bu malların çocuğun yararına kullanılması için aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir:
- Mali Denetim: Çocuğun malvarlığının yönetimi bağımsız bir denetime tabi tutulmalıdır.
- Vasiyetname ve Hukuki Koruma: Çocuğun malvarlığı üzerindeki tasarruflar hukuk çerçevesinde şekillendirilmelidir.
- Ebeveynlerin Bilinçlendirilmesi: Ebeveynlerin çocuğun malvarlığını nasıl yönetecekleri konusunda hukuki bilgi sahibi olmaları sağlanmalıdır.
- Hukuki Danışmanlık: Çocuğun malvarlığı ile ilgili kararlar alınırken uzman bir hukukçudan destek alınmalıdır.
Sonuç
TMK 356, çocuğun mali haklarını koruyarak, gerektiğinde bu malların onun iyiliği için kullanılmasını sağlayan önemli bir düzenlemeyi içermektedir. Ancak, çocuğun malvarlığının ebeveynler tarafından kötüye kullanılmasını önlemek amacıyla sıkı bir hukuki denetim mekanizması oluşturulmuştur.
Bu nedenle, çocuğun malvarlığına başvurulacaksa bunun yalnızca onun yararı gözetilerek yapılması gerekmektedir. Hâkimler, bu konuda takdir yetkilerini çocuğun menfaatlerini ön planda tutarak kullanmalı ve hukuka aykırı harcamaların önüne geçmelidir. Ebeveynlerin mali sorumluluklarını yerine getirmesi, çocuğun ekonomik güvencesinin korunmasında en temel unsurdur.
Bu konu hakkında detaylı bilgi almak ve bireysel duruma uygun hukuki yönlendirme yapmak için bir hukuk uzmanından profesyonel destek alınması önerilmektedir.