Av. Yunus Emre ÖZTÜRK

TMK 652. Madde- Aile Konutu ve Ev Eşyasının Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi

Madde 652- Eşlerden birinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.

Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir.

Mirasbırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve altsoyundan birinin aynı meslek ve sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde, sağ kalan eş bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara ilişkin miras hukuku hükümleri saklıdır.”

I. Giriş

Miras hukuku, sadece malvarlığının ölüm sonrası el değiştirmesini değil, aynı zamanda geride kalanların sosyal, ekonomik ve manevi ihtiyaçlarını da gözeten bir yapıdır. Bu yönüyle sosyal devlet anlayışının miras hukukundaki tezahürlerinden biri olan Türk Medeni Kanunu’nun 652. maddesi, özellikle eşler arasındaki yaşam birliğinin korunmasına yönelik düzenlemeler içermektedir.

Bu hüküm, sağ kalan eşin, evlilik birliği süresince birlikte yaşanılan konut ve ev eşyası üzerindeki mülkiyet talep hakkını tanımakta; aynı zamanda özel şartlar altında intifa veya oturma hakkı verilmesini de mümkün kılmaktadır.

II. Madde Metni ve Genel Değerlendirme

A. Madde Metni (TMK m. 652)

“Eşlerden birinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.

Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir.

Mirasbırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve altsoyundan birinin aynı meslek ve sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde, sağ kalan eş bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara ilişkin miras hukuku hükümleri saklıdır.”

Bu hüküm, sağ kalan eşin barınma hakkını, ekonomik güvenliğini ve yaşam alışkanlıklarının sürekliliğini korumaya yöneliktir.

III. Mülkiyet Hakkı Tanınması

A. Talep Koşulları

  1. Mirasbırakanın ölümü gerçekleşmiş olmalıdır.
  2. Tereke malları arasında ev eşyası veya birlikte yaşanılan konut bulunmalıdır.
  3. Söz konusu konut veya eşya, terekeye dahil olmalıdır. Mal rejimi tasfiyesi sonucu sağ kalan eşe ait olduğu tespit edilen mallar bu kapsamda değerlendirilemez.
  4. Sağ kalan eşin talebi bulunmalıdır. Bu hak resen verilmez; mahkemeye başvuru şarttır.

B. Miras Hakkına Mahsupen Mülkiyet

Mülkiyet hakkı, sağ kalan eşin yasal veya atanmış mirasçılığından kaynaklanan miras payı oranı kadar tanınır. Konutun veya ev eşyasının değeri, sağ kalan eşin miras payını aşıyorsa, aradaki farkın denkleştirilmesi gerekir.

Örnek: Sağ kalan eşin miras payı 1/4’tür. Konutun değeri terekenin %50’sine tekabül ediyorsa, aradaki fark (yani %25’lik oran), diğer mirasçılara ödenmelidir veya mirasın diğer kısımlarından mahsup edilir.

C. Uygulama Yolu

Sağ kalan eş, bu hakkı genellikle:

  • Terekenin paylaşımı sırasında diğer mirasçılarla anlaşarak,
  • Anlaşma mümkün değilse sulh hukuk mahkemesine başvurarak kullanabilir.

IV. Mülkiyet Yerine İntifa veya Oturma Hakkı Tanınması

A. Alternatif Koruma Mekanizması

Madde, mülkiyet hakkına alternatif olarak, bazı hallerde intifa (yararlanma) veya oturma (sükna) hakkının tanınmasına da imkân tanır.

B. Haklı Sebep Kavramı

Bu hakların tanınabilmesi için “haklı sebep” şartı aranır. Örneğin:

  • Diğer mirasçılardan birinin ciddi barınma ihtiyacı,
  • Konutun aile büyüklerinden kalması sebebiyle manevi değere sahip olması,
  • Sağ kalan eşin ekonomik olarak güçlü olması, kendi konutunun bulunması.

Haklı sebepler hem sağ kalan eş hem de diğer mirasçılar tarafından ileri sürülebilir. Nihai takdir mahkemeye aittir.

C. Hakkın Niteliği ve Süresi

  • İntifa hakkı: Konuttan faydalanma ve gelir elde etme hakkı verir.
  • Oturma hakkı: Yalnızca konutta oturma hakkı sağlar, devredilemez, kiraya verilemez.

Bu haklar genellikle süresiz tanınmakla birlikte, taraflar arası anlaşma veya mahkeme kararıyla belirli bir süreyle de sınırlandırılabilir.

V. Kısıtlayıcı Hükümler

A. Meslek veya Sanatın İcrasıyla İlgili Kısıtlama

Mirasbırakanın icra ettiği meslek veya sanat ile ilgili kullanılan alanlarda, altsoydan biri bu mesleği devam ettiriyorsa, sağ kalan eşin TMK m. 652 kapsamındaki hakları sınırlandırılır.

Örnek: Mirasbırakan bir terzi olup dükkânını oğlu işletiyorsa, sağ kalan eş bu dükkân üzerinde mülkiyet, intifa veya oturma hakkı talep edemez.

B. Tarımsal Taşınmazlara Uygulanmazlık

Tarımsal taşınmazlar yönünden özel hükümler (TMK m. 661 ve devamı) uygulanır. TMK m. 652 hükmü, bu mallar bakımından geçerli değildir.

VI. Yargıtay Kararları

Aşağıda yalnızca doğrudan Sinerji Mevzuat, UYAP, Lexpera gibi kaynaklarda yayımlanmış, doğrulanabilir Yargıtay kararlarına yer verilmiştir:

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2019/2232 E., 2020/3451 K., T. 24.06.2020

“TMK m. 652 gereğince sağ kalan eşin birlikte yaşanılan konut üzerinde mülkiyet hakkı talebi, miras hakkı oranını aşmamak kaydıyla kabul edilebilir. Konutun terekeye dahil olup olmadığı, mirasbırakan tarafından özgülenip özgülenmediği somut şekilde tespit edilmelidir.”

📌 Kaynak: Sinerji Mevzuat, Erişim Tarihi: Nisan 2025

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, 2016/2485 E., 2017/6241 K., T. 29.06.2017

“TMK m. 652 ile getirilen koruma mekanizması, sağ kalan eşin konuta erişimini güvence altına almak içindir. Mirasın paylaşımı aşamasında eşin bu konut üzerindeki mülkiyet talebi, diğer mirasçıların muvafakat vermemesi hâlinde hâkim kararıyla çözüme kavuşturulmalıdır.”

📌 Kaynak: Lexpera – Yargıtay Kararları Veritabanı

VII. Sonuç

Türk Medeni Kanunu’nun 652. maddesi, sağ kalan eşin barınma ve yaşam güvenliğini korumaya yönelik oldukça işlevsel bir düzenlemedir. Özellikle yaşlılık, sosyal yalnızlık veya ekonomik zayıflık gibi durumlarda, birlikte yaşanılan konutun eşte kalması, önemli bir sosyal fayda sağlamaktadır. Ancak, bu hakkın kullanılmasında:

  • Miras payı oranının aşılmaması,
  • Malların terekeye dahil olup olmadığının doğru belirlenmesi,
  • Tarımsal ve mesleki taşınmazlara ilişkin istisnaların gözetilmesi gibi hususlara dikkat edilmesi gerekir.

UYARI: Bu makale yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımakta olup, somut hukuki uyuşmazlıklar yönünden uzman bir miras hukuku avukatından profesyonel destek alınması, telafisi güç sonuçların önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Uyarı
Web sitemizdeki tüm makaleler ve içeriklerin telif hakkı Av. Yunus Emre ÖZTÜRK'e aittir. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka mecralarda yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır.
Sitemizde yer alan içerikler ile ilgili sorumluluk kabul etmemekle birlikte, makalede yer alan bilgiler ile ilgili mevzuatın ve uygulamanın değişme ihtimaline binaen konuyla ilgili tarafımızla iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir