TMK 507. Madde- Tasarruf Edilebilir Kısmın Hesabında Borçların İndirilmesi
“Madde 507- Tasarruf edilebilir kısım, terekenin mirasbırakanın ölümü günündeki
durumuna göre hesaplanır.
Hesap yapılırken, mirasbırakanın borçları, cenaze giderleri, terekenin mühürlenmesi ve
yazımı giderleri, mirasbırakan ile birlikte yaşayan ve onun tarafından bakılan kimselerin üç aylık
geçim giderleri terekeden indirilir.”
GİRİŞ
Miras hukuku, bireylerin ölümü sonrası malvarlıklarının kimlere ve hangi şartlarda intikal edeceğini düzenleyen hukuk dalıdır. Türk hukuk sistemi, mirasbırakanın malvarlığı üzerindeki tasarruf hakkını belirli sınırlarla korurken, saklı pay sahibi mirasçıların haklarını da güvence altına almaktadır.
Türk Medeni Kanunu’nun 507. maddesi, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmın belirlenmesini esas alarak, mirasbırakanın ölüm anındaki tereke üzerinden belirli indirimler yapıldıktan sonra tasarruf edilebilir kısmın hesaplanacağını öngörmektedir. Mirasbırakanın borçları, cenaze giderleri, terekenin mühürlenmesi ve yazımı gibi hukuki işlemler ile bakmakla yükümlü olduğu kişilerin üç aylık geçim giderleri düşüldükten sonra, tasarruf edilebilir kısım ortaya çıkmaktadır.
Bu makalede, TMK m. 507 kapsamında tasarruf edilebilir kısmın nasıl hesaplandığı, saklı pay kavramının önemi, mirasbırakanın tasarruf hakkının sınırları ve uygulamada karşılaşılan hukuki sorunlar detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Ayrıca, ilgili Yargıtay kararları incelenerek mahkemelerin konuya yaklaşımı analiz edilecektir.
I. TÜRK MEDENİ KANUNU MADDE 507’NİN KAPSAMI VE AMACI
A. Kanun Maddesinin İncelenmesi
Türk Medeni Kanunu’nun 507. maddesi, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmın hesaplanmasına yönelik temel esasları düzenler. Madde, mirasbırakanın ölüm günü itibarıyla terekenin net değerinin belirlenmesini ve bu değerin hesaplanırken belirli giderlerin düşülmesini öngörmektedir. Bu düzenleme ile:
- Mirasbırakanın serbest tasarruf hakkı korunur.
- Mirasçılar arasında adil bir denge sağlanır.
- Saklı pay sahibi mirasçıların hakları güvence altına alınır.
B. Terekenin Net Değerinin Hesaplanması
Tasarruf edilebilir kısmın belirlenebilmesi için öncelikle terekenin net değeri hesaplanmalıdır. Bu süreç aşağıdaki aşamaları içerir:
- Mirasbırakanın Ölüm Günündeki Malvarlığı: Mirasbırakanın taşınır ve taşınmaz malları, banka hesapları, alacakları, hisse senetleri gibi tüm malvarlığı unsurları belirlenir.
- Terekeden Düşülecek Giderler:
- Borçlar: Mirasbırakanın sağlığında üstlendiği tüm borçlar terekeden düşülür.
- Cenaze Giderleri: Defin masrafları ve cenaze töreni ile ilgili diğer harcamalar hesaplanarak terekeden çıkarılır.
- Terekenin Mühürlenmesi ve Yazımı Giderleri: Mahkeme veya noter nezdinde yapılan işlemler nedeniyle oluşan harcamalar da mirasbırakanın malvarlığından düşülür.
- Üç Aylık Geçim Giderleri: Mirasbırakan ile birlikte yaşayan ve onun tarafından bakılan kişilerin üç aylık yaşam masrafları da terekeden indirilir.
Bu hesaplamaların sonucunda ortaya çıkan net tereke üzerinden tasarruf edilebilir kısım belirlenir.
II. SAKLI PAY VE TASARRUF EDİLEBİLİR KISIM
A. Saklı Pay Sahipleri ve Hakları
Saklı pay, mirasçıların yasalarla korunan miras hakkıdır. Türk Medeni Kanunu’na göre, aşağıdaki mirasçılar saklı pay hakkına sahiptir:
- Altsoy (Çocuklar ve Torunlar): Miras paylarının yarısı saklı pay olarak kabul edilir.
- Anne ve Baba: Miras paylarının dörtte biri saklı paydır.
- Sağ Kalan Eş: Saklı pay, miras bırakanın soybağına ve mirasçılar arasındaki ilişkiye bağlı olarak değişir.
B. Tasarruf Edilebilir Kısmın Belirlenmesi
Mirasbırakan, saklı payları aşmamak kaydıyla tasarruf edebilir. Yani, saklı pay dışındaki kısım üzerinde serbestçe vasiyetname yapabilir, bağışta bulunabilir veya malvarlığını belirli bir kişiye bırakabilir.
III. TASARRUF EDİLEBİLİR KISIMLA İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
A. Saklı Payın İhlali ve Tenkis Davaları
Yargıtay, mirasbırakanın saklı pay sınırlarını aşan tasarruflarını iptal edilebilir kabul etmektedir. Bu bağlamda, saklı paya tecavüz eden mirasçılar veya vasiyetname yoluyla fazla pay alan kişiler hakkında tenkis davası açılabilir.
Örneğin:
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Kararı: Saklı payın ihlal edildiği tespit edilen bir miras paylaşımında, mirasçının açtığı tenkis davası sonucunda fazla payın iadesine hükmedilmiştir.
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Kararı: Mirasbırakanın tüm malvarlığını bir vakfa bağışlaması saklı payı ihlal ettiğinden, mahkeme tarafından bağış iptal edilmiştir.
IV. TASARRUF EDİLEBİLİR KISIMLA İLGİLİ HUKUKİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Miras hukuku uygulamalarında tasarruf edilebilir kısma ilişkin birçok hukuki sorun yaşanabilmektedir. Bunların başında mirasçıların saklı pay ihlali nedeniyle açtıkları tenkis davaları gelmektedir. Diğer yandan, mirasbırakanın tasarruf hakkını aşan işlemleri nedeniyle bazı uyuşmazlıklar doğabilmektedir.
A. Hukuki Sorunlar
- Mirasbırakanın Saklı Payı Aşan Vasiyetname Düzenlemesi: Yasal mirasçılar tarafından iptal davasına konu olabilir.
- Mirasçılar Arasında Uyuşmazlık: Tenkis davası yoluyla çözülmeye çalışılır.
- Mirasbırakanın Malvarlığının Ölümden Önce Elinden Çıkarılması: Muris muvazaası davalarına konu olabilir.
B. Çözüm Önerileri
- Mirasbırakanın, vasiyetname veya miras sözleşmesi yapmadan önce uzman bir avukata danışması önerilir.
- Mirasçılar arasında yaşanabilecek uyuşmazlıkların önüne geçmek için vasiyetnamelerin hukuki geçerliliği sağlanmalıdır.
- Mirasçılar, saklı paylarının ihlal edilmesi halinde gecikmeden tenkis davası açmalıdır.
SONUÇ
Türk Medeni Kanunu’nun 507. maddesi, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmın belirlenmesine ilişkin esasları ortaya koymaktadır. Miras hukukunun karmaşıklığı ve teknik detayları nedeniyle, mirasbırakanın iradesini hukuka uygun şekilde gerçekleştirebilmesi için bir hukuk uzmanından yardım alması büyük önem taşımaktadır.