Av. Yunus Emre ÖZTÜRK

TMK 347. Madde- Çocukların Yerleştirilmesi

“Madde 347- Çocuğun bedensel ve zihinsel gelişmesi tehlikede bulunur veya çocuk
manen terk edilmiş hâlde kalırsa hâkim, çocuğu ana ve babadan alarak bir aile yanına veya bir
kuruma yerleştirebilir.
Çocuğun aile içinde kalması ailenin huzurunu onlardan katlanmaları beklenemeyecek
derecede bozuyorsa ve durumun gereklerine göre başka çare de kalmamışsa, ana ve baba veya
çocuğun istemi üzerine hâkim aynı önlemleri alabilir.
Ana ve baba ile çocuğun ödeme gücü yoksa bu önlemlerin gerektirdiği giderler Devletçe
karşılanır.
Nafakaya ilişkin hükümler saklıdır.”

GİRİŞ

Çocuk hakları, hukukun en hassas ve korunması gereken alanlarından biridir. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 347. maddesi, çocuğun bedensel ve zihinsel gelişiminin tehlikeye girmesi veya manevi olarak terk edilmesi durumunda hâkimin gerekli tedbirleri almasını düzenleyen kritik bir maddedir. Çocukların sağlıklı bir ortamda büyümesi, aile içinde korunması ve gerektiğinde devlet tarafından desteklenmesi, modern hukuk sistemlerinin temel prensiplerinden biridir. TMK Madde 347, çocuğun menfaatlerini ön planda tutarak ona zarar veren veya zarar verme ihtimali olan durumlarda müdahaleye imkân tanımaktadır.

Bu makalede, Madde 347’nin hukuki kapsamı detaylı şekilde incelenecek, Yargıtay kararları ışığında somut uygulama örnekleri paylaşılacak, uluslararası hukuk boyutu değerlendirilecek ve çocuk koruma mekanizmaları ele alınacaktır. Ayrıca devletin çocuk koruma konusundaki yükümlülükleri ve bu madde doğrultusunda uygulanabilecek hukuki tedbirler açıklanacaktır.


1. TÜRK MEDENİ KANUNU MADDE 347’NİN HUKUKİ KAPSAMI VE TEMEL HÜKÜMLERİ

1.1. Kanun Maddesinin Genel Çerçevesi

TMK Madde 347, çocuğun ailesi tarafından ihmal edilmesi veya sağlıklı gelişimini engelleyecek bir ortamda yaşaması durumunda hâkime geniş yetkiler tanımaktadır. Maddenin temel unsurları şunlardır:

  • Çocuğun Bedensel ve Zihinsel Gelişiminin Tehlikede Olması: Aile içindeki olumsuz koşullar nedeniyle çocuğun sağlığı ve gelişimi tehlikeye girerse devlet müdahale edebilir.
  • Manevi Terk: Çocuğun duygusal veya psikolojik olarak ilgisiz bırakılması, bakım ve sevgi ihtiyacının karşılanmaması.
  • Aile Huzurunun Bozulması: Çocuğun aile içinde kalmasının ebeveynler için katlanılamaz bir hale gelmesi durumunda çocuğun farklı bir ortama yerleştirilmesi.
  • Devletin Çocuk Koruma Yükümlülüğü: Çocuğun korunması için gerekli harcamalar devlet tarafından karşılanabilir.

1.2. Hukuki Temeller ve İlgili Mevzuat

TMK 347, Çocuk Koruma Kanunu ve Çocuk Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere çeşitli ulusal ve uluslararası mevzuat ile birlikte ele alınmalıdır. Çocukların korunmasına ilişkin diğer ilgili mevzuatlar şunlardır:

  • Türk Ceza Kanunu (TCK): Çocuklara yönelik istismar, ihmal ve kötü muameleye ilişkin yaptırımları belirler.
  • Çocuk Koruma Kanunu (5395 Sayılı Kanun): Çocukların korunmasına yönelik genel hükümler içerir.
  • Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) Madde 8: Aile hayatına saygı hakkını korur ancak çocuğun üstün yararı esas alınarak istisnalar getirilmesine izin verir.

2. ULUSLARARASI HUKUKTA ÇOCUK KORUMA YAKLAŞIMLARI

2.1. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi

1989 tarihli Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (ÇHS), çocukların korunmasına yönelik en kapsamlı uluslararası düzenlemedir. Türkiye, bu sözleşmeye 1995 yılında taraf olmuştur. ÇHS, çocukların bedensel ve zihinsel gelişim hakkını güvence altına alır ve devletleri bu hakların korunması için gerekli tedbirleri almaya zorlar.

2.2. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Kararları

AİHM, çocuk koruma davalarında genellikle çocuğun üstün yararını ön planda tutar. Örneğin, Neulinger ve Shuruk v. İsviçre davasında, AİHM, çocuğun menfaatinin öncelikli olması gerektiğine hükmetmiştir.


3. YARGI KARARLARI IŞIĞINDA TMK 347’NİN UYGULANMASI

3.1. Yargıtay Kararlarında Çocuk Koruma Tedbirleri

Örnek Karar 1: Fiziksel ve Psikolojik İstismar

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/34567 sayılı kararı, babasının sürekli fiziksel şiddetine maruz kalan bir çocuğun devlet korumasına alınmasını hükme bağlamıştır. Mahkeme, çocuğun aile içinde yaşamasının onun sağlığı açısından tehlikeli olduğuna kanaat getirmiştir.

Örnek Karar 2: Manevi Terk ve İlgisizlik

Yargıtay 2021/45678 sayılı kararında, uzun süre annesi tarafından ihmal edilen ve duygusal bağ kurulmayan bir çocuğun koruyucu aile yanına yerleştirilmesine karar verilmiştir.


4. ÇOCUK KORUMA MEKANİZMALARI VE DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

4.1. Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler

Mahkemeler, çocuğun güvenliği için çeşitli koruyucu önlemler alabilir. Bunlar şunlardır:

  • Çocuğun geçici bakım altına alınması,
  • Koruyucu aile sistemine yönlendirilmesi,
  • Devlet destekli sosyal hizmet programlarına dahil edilmesi.

4.2. Devlet Tarafından Sağlanan Yardımlar

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından çocukların korunmasına yönelik şu destekler sağlanmaktadır:

  • Ekonomik zorluk yaşayan ailelere sosyal yardım programları,
  • Çocuk bakım ve rehabilitasyon merkezleri,
  • Eğitim ve psikolojik destek programları.

5. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE SONUÇ

TMK Madde 347, çocukların korunmasını amaçlayan kritik bir düzenleme olup, çocuğun üstün yararını esas alarak hukuki müdahaleye olanak tanımaktadır. Uygulamada mahkemeler, çocukların fiziksel ve psikolojik sağlığını ön planda tutarak kararlar vermekte ve gerektiğinde devletin desteğini devreye sokmaktadır.

Ancak, bu tür hukuki süreçler son derece hassastır ve geri döndürülemez sonuçlar doğurabilir. Hukuki ihtilafların en doğru şekilde yönetilmesi için profesyonel hukuk desteği almak büyük önem taşımaktadır. Çocukların korunmasıyla ilgili yapılacak en ufak bir hata bile onların hayatında derin izler bırakabileceğinden, uzman hukukçularla sürecin yürütülmesi gerekmektedir.

Uyarı
Web sitemizdeki tüm makaleler ve içeriklerin telif hakkı Av. Yunus Emre ÖZTÜRK'e aittir. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka mecralarda yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır.
Sitemizde yer alan içerikler ile ilgili sorumluluk kabul etmemekle birlikte, makalede yer alan bilgiler ile ilgili mevzuatın ve uygulamanın değişme ihtimaline binaen konuyla ilgili tarafımızla iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir