TMK 345. Madde- Çocuk ile Ana ve Baba Arasındaki Hukuki İşlemler
“Madde 345- Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak
çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukukî işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir
kayyımın katılmasına ve hâkimin onayına bağlıdır.”
Giriş
Türk Medeni Kanunu’nun 345. maddesi, çocukların borç altına girmesiyle ilgili hükümleri düzenleyen kritik bir hukuk normudur. Çocuklar, hukuki ehliyeti tam gelişmemiş bireyler olarak kabul edildiklerinden, ekonomik ve hukuki anlamda korunmaları gerekmektedir. Bu nedenle, çocuğun borç altına girmesi ancak belirli şartlar dahilinde gerçekleşebilir.
Kanunun 345. maddesi, çocuğun borçlanma işlemleriyle ilgili olarak hem ailesinin hem de diğer kişilerin menfaatlerini dengelemeyi amaçlamaktadır. Özellikle ekonomik süreçlerde, çocuğun maddi güvenliğini korumak ve ilerleyen yaşlarda finansal sıkıntıya düşmemesini sağlamak açısından bu hükümler önem arz etmektedir. Bu nedenle 345. madde, çocukları ekonomik olarak koruyucu bir mekanizma oluşturmaktadır.
Bu makalede, TMK m. 345’in hukuki niteliği, amacı, uygulanabilirlik alanları, Yargıtay kararları ışığında somut durumlar ve pratik hayattaki etkileri detaylı bir şekilde incelenecektir. Ayrıca, gerçek hayattan uygulama örnekleri ve Yargıtay’ca verilmiş kararlarla bu konunun hukuki boyutu daha geniş bir perspektiften ele alınacaktır.
Madde 345’in Hukuki Niteliği ve Amacı
TMK m. 345, çocukların herhangi bir borç altına girmesini kayyım atanması ve hâkim onayına bağlı kılarak, hukuki güvence sağlayan önemli bir hukuk normudur. Çocuklar, kanunen sınırlı ehliyetsiz sayıldıklarından, finansal kararların denetlenmeye ihtiyacı vardır.
Bu madde, çocuğun ebeveynleri ya da yasal temsilcileri tarafından ekonomik olarak istismar edilmesini engellemek için getirilen bir düzenlemedir. Çocuk adına yapılan borçlanmalar, ancak bağımsız bir kayyım ve mahkeme hâkimi tarafından onaylanmışsa hukuken geçerli sayılabilir.
Uygulama Örnekleri
Örnek 1: Banka Kredisi Kullanma Durumu
Bir anne ve baba, 17 yaşındaki çocukları adına bir bankadan kredi çekmek istemektedir. Ancak banka, TMK 345 gereği kayyım ve hâkim onayı olmadığından kredi baş vurusunu reddetmiştir. Aile, mahkemeye başvurarak kayyım atanmasını talep etmiş ve mahkeme tarafından atanacak kayyım, kredi alınmasının çocuğun menfaatlerine uygun olmadığını belirterek işlemi reddetmiştir.
Örnek 2: Borçlu Miras Durumu
Bir çocuğa vefat eden dedesinden bir miras kalmış, ancak bu mirasın borçlarla yüklü olduğu anlaşılmıştır. Aile, mirasın reddi için mahkemeye başvurmuş ve hâkim onayı ile borçlu mirasın reddine karar verilmiştir. Bu sayede çocuk, borçtan korunmuş ve ekonomik yük altına girmekten kurtulmuştur.
Yargıtay Kararları Işığında TMK Madde 345
Emsal Karar 1: Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Kararı Bir davada, ebeveynlerin çocukları adına bankadan kredi kullanmalarının haksız olduğu tespit edilmiş ve borcun geçersizliğine karar verilmiştir. Mahkeme, çocuğun borçlandırılmasının ancak kayyım ve hâkim onayıyla mümkün olabileceğini vurgulamıştır.
Emsal Karar 2: Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Kararı Bir çocuğun miras yoluyla borç alması durumunda, hâkim onayı bulunmadığı için borcun iptaline karar verilmiştir. Mahkeme, borçlu mirasın kabul edilmemesi gerektiğini belirterek çocuğun menfaatlerini korumuştur.
Emsal Karar 3: Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Kararı Çocuğun gayrimenkul satışına dair davasında, satış işlemi için hâkim onayı alınmamış olduğundan, yapılan satışın geçersiz olduğuna karar verilmiştir.
Sonuç
TMK m. 345, çocuğun mali ve hukuki menfaatlerini korumaya yönelik çok önemli bir hukuk normudur. Borçlanmanın belirli koşullara bağlı olması, çocuğun ekonomik güvenliğini sağlamak için önemlidir. Gerçek hayatta birçok örnekte görüldüğü gibi, kayyım ve hâkim onayı olmadan çocuğun borçlandırılması hukuken mümkün değildir ve bu tür işlemler geçersiz sayılabilir.
Hukuki konuların karmaşıklığı ve yanlış bir adımın geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabileceği göz önüne alınarak, uzman bir hukukçudan destek alınması önemle tavsiye edilir.