TMK 220. Madde- Kanuna Göre Kişisel Mallar
“Madde 220- Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır:
Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras
yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
Manevî tazminat alacakları,
Kişisel mallar yerine geçen değerler.”
GİRİŞ
Türk Medeni Kanunu (TMK), evlilik birliği içinde eşlerin malvarlığına ilişkin düzenlemeler getirerek mal rejimlerinin nasıl işleyeceğini ayrıntılı biçimde belirlemiştir. Özellikle TMK madde 220, kişisel malların kapsamını çizerek, mal rejimi sona erdiğinde bu malların hangi kurallara tabi olacağını ortaya koymaktadır.
Evlilik birliği içinde edinilen malların paylaşımı, boşanma veya ölüm gibi durumlarda hukuki anlaşmazlıklara yol açabilmektedir. Bu anlaşmazlıkların önemli bir kısmı, belirli bir malın “kişisel mal” mı yoksa “edinilmiş mal” mı olduğu hususunda ortaya çıkmaktadır. Kişisel mal olarak sayılan varlıklar, paylaşım dışında tutulduğu için, eşler arasındaki ekonomik ilişkileri doğrudan etkilemektedir.
Bu makalede, TMK madde 220 çerçevesinde kişisel malların kapsamı, hukuki dayanağı, mal rejimi sona erdiğinde nasıl değerlendirileceği ve uygulamada karşılaşılan sorunlar detaylı şekilde ele alınacaktır.
1. KİŞİSEL MALLARIN TANIMI VE HUKUKİ DAYANAĞI
Kişisel mal kavramı, TMK madde 220 ile yasal çerçeveye oturtulmuştur. Kanun, bazı malların kişisel kullanım veya özel mülkiyet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, mal rejimi sona erdiğinde bu malların eşler arasında paylaşılmamasını hüküm altına almıştır.
Kişisel mal kavramı, evlilik süresince veya öncesinde kazanılmış malların, eşler arasında paylaşıma tabi olup olmaması noktasında önemli bir ayrım yaratmaktadır. Bu ayrım, eşlerin ekonomik bağımsızlığını korumayı ve bireysel mülkiyet haklarını güvence altına almayı amaçlamaktadır.
Örneğin, bir eşin ailesinden miras kalan taşınmazlar veya çocukluk döneminden itibaren sahip olduğu kişisel eşyalar, ortak mal olarak değerlendirilemez. Ancak, ortak kullanım için alınmış ev eşyaları veya aile birliği için edinilmiş taşınmazlar, kişisel mal kapsamına girmemektedir.
Kanunun kişisel malları belirleme kriterleri şunlardır:
- Malın eşlerden birine ait olup olmaması,
- Malın yalnızca kişisel kullanım için uygun olup olmadığı,
- Malın edinilme şekli (karşılıksız kazanç, miras, bağış vb.),
- Malın yerine geçen değerin kişisel mal sayılıp sayılmayacağı.
Bu kriterler doğrultusunda, TMK madde 220 kapsamındaki kişisel mallar detaylı şekilde incelenmelidir.
2. TMK MADDE 220 KAPSAMINDA KİŞİSEL MALLAR
TMK madde 220’ye göre, aşağıda belirtilen mallar kişisel mal sayılmaktadır:
2.1. Eşlerden Birinin Yalnız Kişisel Kullanımına Yaran Eşyalar
Evlilik içinde her iki eşin de kullandığı eşyalar ortak mal kabul edilse de, sadece bir eşin şahsi kullanımına yönelik olan eşyalar kişisel mal sayılmaktadır. Örneğin:
- Kıyafetler
- Kişisel bakım ürünleri
- Telefon, saat gibi bireysel kullanım eşyaları
- Müzik aleti, spor malzemeleri (hobi amaçlı kullanılan eşyalar)
Ancak, mücevher gibi değerli eşyalar konusunda Yargıtay içtihatları farklı yorumlar içerebilmektedir. Bazı durumlarda, düğün sırasında takılan altın ve takıların kime ait olduğu konusunda eşler arasında hukuki ihtilaflar yaşanabilmektedir.
2.2. Mal Rejiminin Başlangıcında Sahip Olunan veya Karşılıksız Kazanılan Mallar
Evlilik öncesinde sahip olunan mallar, eşin kişisel malı olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, evlilik sırasında miras veya bağış yoluyla elde edilen mallar da kişisel mal sayılmaktadır.
Örneğin:
- Bir eşin evlenmeden önce satın aldığı bir daire,
- Evlilik sırasında ailesinden kalan bir miras,
- Bir eşin üçüncü kişilerden bağış yoluyla aldığı mülkler,
Bu tür mallar paylaşım dışında tutulur. Ancak, evlilik süresince bu mallar üzerinde yapılan değişiklikler (örneğin miras kalan bir arsanın üzerine ortak parayla bina yapılması), kişisel mal niteliğini değiştirebilir.
2.3. Manevî Tazminat Alacakları
Manevî tazminatlar, kişisel zararlara yönelik olduğu için kişisel mal kapsamında değerlendirilir. Örneğin, bir eşin trafik kazası nedeniyle aldığı manevi tazminat, kişisel mal sayılır ve mal rejimi sona erdiğinde diğer eş ile paylaşılmaz.
2.4. Kişisel Mallar Yerine Geçen Değerler
Bir eşin kişisel malının satılması ve karşılığında başka bir mal alınması durumunda, yeni alınan mal da kişisel mal olarak değerlendirilir.
Örneğin, eşlerden biri miras yoluyla bir arsa edinmiş ve daha sonra bu arsayı satarak bir otomobil almışsa, bu otomobil de kişisel mal sayılır. Ancak, ortak fonlarla yeni bir mal alınmışsa, bu malın statüsü değişebilir.
3. KİŞİSEL MALLARIN UYGULAMADAKİ SORUNLARI VE YARGITAY KARARLARI
3.1. Kişisel Malların İspatı
Bir malın kişisel mal olduğunu iddia eden taraf, bu durumu ispat etmek zorundadır. Bu nedenle, edinim sürecine ilişkin belgeler büyük önem taşımaktadır. Örneğin:
- Tapu kayıtları,
- Bağış veya miras belgeleri,
- Alım-satım sözleşmeleri,
Eksik veya hatalı belgeler, kişisel mal ayrımında ciddi hukuki ihtilaflara yol açabilir.
3.2. Yargıtay Kararları ve Örnek Uygulamalar
Yargıtay, kişisel mal kavramını genişleten veya daraltan çeşitli kararlar vermektedir. Özellikle:
- Düğün takılarının kime ait olduğu konusunda farklı içtihatlar,
- Miras kalan taşınmazların değerlendirilmesi,
- Ortak harcamalarla kişisel mallara yapılan katkılar,
gibi konularda çeşitli hukuki tartışmalar mevcuttur.
4. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
TMK madde 220, kişisel malların kapsamını belirleyerek, evlilik birliğinde eşlerin bireysel mülkiyet haklarını güvence altına almaktadır. Ancak, uygulamada kişisel mal ayrımı konusunda ciddi hukuki sorunlar yaşanabilmektedir.
Bu nedenle:
- Eşlerin kişisel mallarını kayıt altına alması,
- Tapu ve miras gibi belgeleri saklaması,
- Mal rejimiyle ilgili hukuki danışmanlık alması
önem arz etmektedir. Hukuki ihtilafların önüne geçmek ve hak kaybı yaşamamak adına uzman bir hukukçudan destek alınması önemle tavsiye edilir.